boyun fıtığı yüzde uyuşma yaparmı

Boyun fıtığı belirtileri arasında en sık görülen, boyun ağrısı semptomudur. Ancak boyun ağrısı boyun fıtığının neden olduğu tek sorun değildir. Disklerin yapısı sinirlere baskı yapacak şekilde değiştiyse; Parmaklarda, omuzda ve/veya kolda uyuşma ve karıncalanma oluşumu. Elde veya kolda zayıflık. Boyun Fıtığı nedir, Boyun ağrısı ile ilgili gelen sorular ve cevapları, Boyunun temel görevleri ve Diffüz bulging nedir konularını yazımda bulabileceksiniz. Boyun fıtığı nedir: Omurgalar arasındaki disk denilen yapıların yırtılıp bozularak, omurilik ve sinir köklerine baskı yapmasıyla oluşan hastalık boyun fıtığı Bu hastalarda tipik olarak boyun ve sırt bölgesindeki ağrılara baş ağrısı da eşlik eder. Mide ağrısı, ağrılı adet dönemleri, kabızlık, nefes almada zorlanma hissi, çarpıntı, zaman zaman ellerde uyuşma, gözlerde ve ağızda kuruluk hissi ve depresif semptomlar hastanın şikâyetleri arasında yer alır. Boyun fıtığı, intervertebral servikal diskte bir çıkıntıdır. Bu çıkıntı bir kola bağlı bir sinire bastırır, böylece muhtemelen bir omuz veya koldan yayılan ağrıya neden olur. Diğer belirtiler hastanın elinde veya parmaklarında karıncalanma ve bazen güç kaybı olmaktadır. İkincisi meydana gelirse, kolda siniri çalışmayı durdurmuş demektir. Genel olarak 1. AĞRI KESİCİLER. Boyun fıtığının henüz ilerlemeyen evrelerinde doktora gidilmesi halinde doktor yatak istirahati, stresten uzak bir hayat ve çeşitli ağrı kesici ilaçlar önerir. 2 my lecturer my husband season 2 full movie indoxxi. Spor yapmayıp hareketsiz bir yaşam süren, bilgisayar karşısında uzun süreler boyunca hareketsiz kalan, masa başı işlerde çalışan kişiler boyun fıtığı risk grubunda değerlendirilir. Bu gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan boyun fıtığı problemi, yaşam kalitesinin düşmesine sebep olan bir sağlık sorunudur. İleri derecede boyun fıtığı belirtileri, zamanında önlem alınmadığı takdirde önüne geçilmesi mümkün olmayan sorunlar doğurabilir. Günlük rutin aktiviteleri dahi kısıtlayarak hayatın akışını olumsuz yönde etkileyen boyun fıtığı rahatsızlığının belirtilerine rastlanması halinde öncelikle uzman bir hekimle görüşülmelidir. Uzman hekim, problemin hangi evrede olduğunu tespit ettikten sonra uygun bir tedavi yöntemine karar verecektir. Tedavi süreci boyunca hekimin önerilerine uymak, tedavi sürecine sadık kalmak sorunun çözüme ulaştırılabilmesi için önem teşkil eder. Bununla birlikte boyun fıtığı ağrılarının şiddetini azaltmak için de doktor bilgisi ve önerisi dahilinde birtakım alternatif yöntemlere başvurmak faydalı olacaktır. BOYUN FITIĞI BELİRTİLERİ NELERDİR? Genel olarak 30-40 yaş aralığında rastlanan boyun fıtığının belirtileri, hastalığın şiddeti ve etkinlik süresine göre değişkenlik gösterir. Bununla birlikte boyun fıtığı hastalarının en sık şikayetçi olduğu belirtiler aşağıdaki gibidir Yürüme güçlüğü ve dengesizlik Kola doğru yayılan, tek taraflı bir ağrı Parmak uçlarına doğru yayılan ağrı ve uyuşma hissi Ağrının varlık gösterdiği kolda kuvvet kaybı Reflekslerde azalma Kollarda karıncalanma BOYUN FITIĞI AĞRISI NEREYE VURUR? Fıtığın etkilediği omurilik ve omurilikten çıkan sinirin uyardığı bölgeye göre belirtiler oluşur. Boyun ağrısı, sağ veya sol kolda ağrı, uyuşma, sırt ve göğüs ağrısı çok ilerlemiş ve omuriliğe aşırı baskı uygulayan fıtıklarda yürüme bozukluğu yani dengesi yürüme, ellerde veya kollarda güç kaybı gibi belirtiler görülür. BOYUN FITIĞI BAŞ AĞRISI YAPAR MI? Ağrının hangi sebepten kaynaklandığını bulmak için yeri, sıklığı, yayılımı, şiddeti ve diğer özellikleri sorgulanmalıdır. Boyun MR incelemesi ile bir boyun fıtığı ya da boyun omurlarının tomografik incelemesi ile faset eklemlerdeki bozulmalar, kireçlenmeler rahatlıkla görülebilir. Söz konusu tetkikler ile varılması mümkün sonuçlardan bir tanesi de boyun fıtığıdır. BOYUN FITIĞI MİDE BULANTISI YAPAR MI? Boyun fıtığına bağlı olarak baş dönmesi, mide bulantısı ve bunların neticesinde konsantrasyon eksiklikleri gibi negatif durumlarla karşılaşılabilir. BOYUN FITIĞI PATLAMASI BELİRTİLERİ NELERDİR? Boyun fıtığı patlaması her zaman şikayetlere neden olmaz. Ağrı genellikle disk materyali, omurilik veya çıkan bir sinir kökü de dahil olmak üzere sinir dokusu ile temas etmesinin sonucudur. Boyun omurgasında sinir sıkışması meydana gelirse aşağıdaki belirtilere rastlanabilir Karıncalanma Kas kütlesinde azalma Zayıflık Uyuşma Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir. Ellerde Uyuşma Ellerde uyuşma, el uyuşması, tek ya da iki elde birden uyuşma, parmaklarda his kaybı şeklinde tarif edilebilir. Ellerde uyuşukluk, iğne batması, karıncalanma, elektriklenme, yanma, ağrı ya da daha farklı şikayetler ile ortaya çıkabilir. İsim olarak ne kadar ellerde uyuşma olarak tarif edilse de aslında uyuşma bir ya da birkaç parmakta görülür. Tüm elde uyuşma çok nadir olarak ortaya çıkar. Ellerde uyuşma genellikle kol ve bileklerde bulunan sisnirlerin hasar görmesi ya da sıkışması nedeniyle oluşur. Bilekte gerçekleşen sinir sıkışması genellikle karpal tünel sendromu nedeniyle oluşur. Bilekte bulunan ufak bir kanalda sinir sıkuışması oluşur ve bu durum sonucu ellerde, kollarda ağrı ve uyuşma hissedilir. Bilekte oluşan sıkıntılar obezite, enfeksiyon, romatoid artrit gibi hastalıklar ya da bileğin aşırı zorlanması karpal tünel sendromunu tetikleyebilir. Sürekli el işi yapanlarda, bilgisayar başında oturanlarda, müzisyenlerde ve iş icabı bilek hareketlerini devamlı tekrarlayan kişilerde karpal tünel sendromuna daha sık rastlanır. Şeker hastalığı gibi vücudun çevresel sinir sistemini etkileyen hastalıklar da ellerde uyuşmaya yol açabilir. Ancak bu tarz hastalıklarda eller ile beraber ayaklarda da hemen hemen aynı şikayetler yaşanabilir. Omurilik ya da beyin ile alakalı gelişen bazı problemler yine ellerde, kollarda uyuşukluğa, his kaybına ve güç kaybına yol açabilir. Ellerde gelişen uyuşma nedenini tespit etmek için mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Kişinin kendi kendine alacağı bazı tedbirler yaşanan şikayetlerin azalmasına yardımcı olur. Eğer kişi devamlı el işi yapıyorsa ya da marangozluk gibi bir işte çalışıyorsa bu işlere bir süre ara vererek sorunu hafifletebilir. Ellerde uyuşmanın nedenleri kısaca şu şekilde sıralanabilir; Sinir sıkışması Boyun düzleşmesi Boyun fıtığı Boyun tutulması Ellerde Uyuşma Kan şekeri ve vücut yağ oranı düzenleme Diyabet Hipotiroidi Periferik nöropati B12 vitamini eksikliği Alkolizm Migren Lupus hastalığı Omurilik tümörleri Kırıklar Kas hastalıkları Kullanılan bazı ilaçlar El ve el bileğinde kitle Kol damarlarında tıkanıklık Hızlı ve derin nefes almak Romatizmal hastalıklar MS hastalığı Ellerde uyuşma, birden bire başlarsa, sersemlik, konuşma güçlüğü, baş dönmesi ya da ani baş ağrısına yol açarsa, kademeli olarak artarsa, vücuda yayılırsa, vücudun her iki tarafını olumsuz ya da elin sadece bir kısmını etkilerse hiç beklemeden doktora ulaşılmalıdır. Ellerde uyuşma tedavisi Ellerde yaşanan uyuşmanın nedenini araştırmak için uzman bir doktora başvurulmalıdır. Doktor uyuşmanın nedenini araştırmak için bazı tetkikler uygular. Ellerde uyuşmanın nedeni sinir sıkışması ise EMG uygulanarak tespite dilmelidir. Şayet sinir sıkışması söz konusu değilse MR çekilerek boyun fıtığı araştırılmalıdır. Hipertiroidi gibi bazı sağlık sorunlarından şüpheleniliyorsa kan tetkikleri yapılmalıdır. Beraberinde doktor hasta ile detaylı bir görüşme yaparak hastanın cevaplarına göre uyuşma nedenini tespit edip gerekli tedaviye Ellerde ve Kolda Uyuşma ve NedenleriYüzün Sol Tarafında Uyuşma Yüzün sol tarafından uyuşma, insanlarda çok sık karşılaşılan bir durumdur. Yüzde oluşan uyuşma problemlerinin birçok nedeni vardır. Bu nedenle kişilerde gerekli olan muayeneler yapılmadan herhangi bir neden belirlemek mümkün değildir. Fakat asıl önemli olan bu uyuşmaların ihmal edilmemesidir. Çünkü bu tür uyuşmalar birçok zaman daha büyük problemlerin belirtisi olarak ortaya çıkar ve daha sonradan hızlı bir şekilde artarak sorunlara neden olur. Yüzde oluşan uyuşma aslında sol tarafta ya da sağ tarafta fark etmeden aynı nedenle ortaya çıkar. Bu nedenle sol tarafın ya da sağ tarafın pek bir farkı yoktur. Birçok sorunda olduğu gibi yüzün sol kısmındaki uyuşma içinde erken teşhis, sizleri çok zor durumlardan kurtaracaktır. Yüzün sol tarafındaki uyuşmayla birlikte daha farklı belirtilerde meydana gelebilir. Özellikle karıncalanma ya da hissizlik durumlarıyla çok sık karşılaşılır. Yapılan araştırmalara göre bu sorun genelikle ergenlik dönemi yaşlarını geçmiş olan gençlerde ve yetişkinlerde görülmektedir. Eğer bu duruma müdahale edilmezse başta felç olmak üzere daha farklı sorunlar karşınıza çıkabilir. Bunun yanı sıra günümüzde bilinen bazı hastalıklarda yüzün sol kısmında uyuşmalara neden olur. Bu hastalıklardan biri Bell Paralizisi olarak bilinen bir hastalıktır. Bu hastalık ABD'de bir yıl içerisinde 5000 kişide görülmüştür. Bu oran aslında oldukça yüksektir. Yani hastalığın görülme riski bu orana göre çok fazladır. Yüzün sol tarafında uyuşma neden kaynaklanır? Yüzün son tarafında oluşan uyuşmanın en basit nedenlerinden bir kişinin sürekli olarak sol tarafında yatması ve bu nedenle yüzünün sol bölgesinde dolaşıma bağı olarak uyuşmanın meydana gelmesidir. Fakat eğer sorun bu nedenden kaynaklanıyorsa bir sonraki uyuyuşunuza kadar tekrar etmez ve yaklaşık 5 dakika içerisinde ortadan kalkar. İnsanlarda sadece yüz bölgesinde değil, tüm vücutta görülen sinir sıkışmaları uyuşukluğa neden olur. Bu durum yüzün sol tarafı içinde geçerlidir. Yani yüzün sol tarafında uyuşma sorunu, boyun bölgesinde sıkışan sinirlerden kaynaklanabilir. Bu durumun tedavisi yapılmadığı zaman çok ciddi problemler ortaya çıkabilir. Yüzün sol tarafında uyuşma sorunu en çok yüz felci sorunlarında görülmektedir. Çünkü insanlarda görülen yüz felci problemi genelikle tek bir tarafta ortaya çıkar. Yüz felci, birçok zaman tedavi edilir. Bu nedenle uyuşukluk sorunları da ortadan kalkar. Bu durumla bazen çocuklarda da karşılaşılmaktadır. Çocuklarda görülen yüzün sol tarafında uyuşma, en çok vitamin eksikliği nedeniyle oluşmaktadır. Bu durumun bir diğer nedeni ise insanlarda meydana gelen psikolojik sorunlardır. Bu sorunlar daha çok stres, migren, panik atak, depresyon ve diğer rahatsızlıklar yüzün sol tarafında uyuşmaya neden olabilir. Tıbbi olarak vücudun birçok yerinde olduğu gibi yüzün sol tarafında uyuşma sorununun teşhisi oldukça zordur. Bunun için uzman doktorların bazı testleri yapması ve bu testler sonrasında sorunun ortaya çıkarılması gerekir. Eğer sizlerde yüzün sol tarafında uyuşma problemi yaşıyorsanız net bir bilgi almak için doktorunuza gidin. Eğer yüzün sol tarafında uyuşmayla birlikte kişide yorgunluk, aşırı güçsüzlük ya da başka bir bölgede uyuşma görülüyorsa durum çok daha ciddi olabilir. Bunun için zaman kaybetmemelisiniz. Yüzün Sağ Tarafında Uyuşma Yüzün Sağ Tarafında Uyuşma; doğru olmayan bir duruş, sinir sıkışması gibi basit bir sebepten de kaynaklanabilir. Yüz felci ve nöropati gibi daha ciddi problemlerle de oluşabilir. Uyurken alınan normal olmayan pozisyonlar ya da başla yapılan aktivitelerde yanlış hareketler sinirlerde baskıya ve iltihap oluşmasına sebep olabilir. Bu durumlardaki uyuşma uzun süreli bir uyuşma değildir. Yüzün sağ kısmında oluşan uyuşukluk ve güçsüzlük yüzdeki sinirlerin zayıflamasının neticesidir. Bilgisayarda çalışırken ve ya okurken, başın uzun süre anormal bir pozisyonda kalması sonucunda ağrı meydana gelebilir. Tuhaf şekillerde uyumak da aynı belirtilere sebebiyet verebilir. Sinir Sıkışması; Yüz sinirleri bütün yüzde hissetmeyi sağlamak için üç bölüme ayrılır. Sinir dalları, yaralanmadan, hasar görmeden ya da tahrişten ötürü sıkışabilir. Bu durum genellikle zamanla ve dinlenmeyle kendi kendine geçer. Sinir sıkışmasına doğru orantılı olarak yüzün sağ tarafında ve ya belirli bir bölgesinde meydana gelen uyuşukluk ve karıncalanmadır. Sinir sıkışması, şiddetli bir ağrıya neden Vücutta Uyuşma Nedir? Yaşlısı genci birçok kişi zaman zaman el uyuşmasından yakınır. Bu yakınmayı ciddiye almak gerekir. Çünkü boyun fıtıklarında el uyuşması görülebilir. Boyun fıtığında uyuşmalar genelde bir elde olur ve boyunun o tarafa ve biraz geriye hareketleriyle daha belirgin hale gelebilir. Genelde bir elin ilk 3 parmağında uyuşma olur. ALTINDAN TÖMÜR DE ÇIKABİLİR Omurilik tümörleri, kistleri, transvers myelit, multipl skleroz da el uyuşması yapabilen ciddi hastalıkladır. Bu hastalarda elde uyuşma genelde devamlıdır. İki elde birden olabilir. Şikayetler gece-gündüz ayırmaz, devamlıdır veya giderek kötüleşir. Elde uyuşma şikayeti ile gidilecek fizik tedavi uzmanı EMG testi isteyecektir. Bu test sinirlere akapunktur benzeri iğneler batırılarak yapılan bir testtir. Bu tetkik sinir sıkışmasının yerini ve derecesini gösterir. İleri derecede sinir sıkışmasında cerrahi yönteme başvurulur. İLK ADRES FİZİK TEDAVİ UZMANI Eli uyuşan kişinin öncelikle fizik tedavi uzmanına gitmesi gerekiyor. Çünkü fizik tedavi doktoru romatoloji, ortopedi ve nöroloji eğitimi aldığından el uyuşması yapabilecek tüm hastalıklar hakkında bilgi sahibidir. El uyuşması olan hastadan ilk istenmesi gereken test ise elektromiyografidirEMG. Nedir Boyun Fıtığı? Boyun omurları arasında diskler vardır. Bu disklerde meydana gelen sızmalar sinirlere bası yaparak boyun fıtığını ortaya çıkarır. Boyun fıtığının oluşmasında ani hareketlerin etkisi büyüktür. Örneğin otomobil çarpmalarında boynun gidip gelmesi halinde kalıcı ve büyük sorunlar ortaya çıkar. Biz buna kamçı manevrası diyoruz. Bu harekette kişi felç bile olabilir. Boyun Fıtığının Belirtileri Nelerdir? Boyun fıtığının yansımaları da boyun, sırt ve kollarda görülür. Ağrı, kasılma ve hissizlikler boyun fıtığında kollarda görülür. Mesela hastanın elinde sinirdeki basıya bağlı kas gücü kayıpları olabilir. Kişinin tutma yeteneğinde azalma oluyor. Ayrıca yine sinirdeki basıya bağlı olarak kolda incelme meydana gelebiliyor. Bu incelme boyun fıtığının ilerlemesi durumunda gözle görülür şekilde olabilir. Birde boyundaki değişiklikler beyine giden kan damarlarına da bası yapabilir. Bu durumda algılamada güçlük, konsantre olamam, uyku bozukluğu, sabah yorgun kalkmak, kulak çınlaması, baş dönmesi görme kusuru. Boyun Fıtığının Belirtileri İle Karışan Hastalıklar Var mı? Her Boyun Ağrısı Boyun Fıtığı Belirtisi mi? Boyun ağrılarında akciğer tümörleri de etkilidir. Hasta boyun ve omuz ağrısı ile geldiği zaman bir akciğer grafisinin mutlaka çekilmesi gerekir. Boyunda pek çok anatomik oluşum yer alır. Organlardaki her hangi bir rahatsızlık kendini boyun şikayetleri gibi gösterebilir. Ayrıca yemek borusu iltihapları ve mide rahatsızlıkları da boyun ağrısı yapar. Ayrıca sol kolda ağrı varsa kalbi göz ardı etmemek gerekir. Kol Ağrısı Boyun Fıtığından Başka Hangi Nedenlerle Ortaya Çıkar? 30-40 yaşın üzerindeki hastalarda kalbe mutlaka dikkat etmek gerekiyor. Omuz veya boyun ağrısı nedeniyle bana başvuran birçok hastada kalp sorunu olduğunu belirledim. Boyun Fıtığı Ne Gibi Sorunlara Neden Olur? En önemli ve en kötü etkilerinden bir tanesi insanın elini kullanamaz duruma gelmesidir. Aslında basit gibi gözükse de tek bir parmağın bile kullanılamaması insan hayatını son derece olumsuz etkiler. Örneğin işaret parmağı ile başparmağını kullanamayan bir kişi el kullanma yeteneğini yüzde 50 oranında kaybetmiş oluyor. Çünkü bu iki önemli parmağın fonksiyonunu yerine getirememesi kişinin birçok ihtiyacını giderememesine neden olur. Şöyle bir düşündüğünüzde bu durumdaki bir fırın tepsisini bile tutamaz. Tedavisi Nasıl Yapılıyor? Öncelikle psikolojik olarak rahatlaması için hastanın ağrısını belirli bir ölçüde hafifletiyoruz. Çünkü bu ağrılar çok şiddetlidir. Örneğin diş ağrısının kolda olduğunu düşünün. Bu tedavide öncelikle hastada ne gibi kayıplar oluştuğu belirlenir ve bu kayıpların yerine konması için rehabilitasyon dediğimiz programın uygulanmasına başlanır. Rehabilitasyonla birlikte fizikoterapi de tedavi aşamasında çok önemli bir yer tutar. Bölgeye uygulanan soft lazer, nöral terapi ve İR ışın vücudun içine kadar iner ve kanlanma sağlanır. Kanlanma artınca da sinirlere tekrar hayat gelir ve bölgede iyileşme görülür. İlaç tedavisi ile bölgedeki adale spazmları da giderilir. Akupunktur ve manuel terapi burada çok önemli yer tutar. Boyun bölgesi ağrıları, bel ağrılarından sonra en sık karşılaşılan kas iskelet sistemi rahatsızlığı. Boyun ağrılarının görülme sıklığının yüzde 5-10 dolayında olduğu tahmin ediliyor. Boyun Ağrılarının Ne Kadarı Boyun Fıtığından Kaynaklanıyor? Aslında sanıldığının aksine boyun fıtıkları boyun ağrılarının en sık karşılaşılan nedeni değil. Boyun bölgesi ağrılarının ancak yüzde 10- 20 kadarı boyun fıtığı kaynaklı. Fıtık ağrısı diğer ağrılara göre şiddetli olduğundan böyle yanlış bir kanı yerleşmiş. En sık karşılaştığımız boyun ağrısı nedeni myofasial ağrı sendromu olarak adlandırdığımız kas gerilme ağrıları. Bunu 50 yaşından sonra ortaya çıkan omurga kireçlenmesine bağlı ağrılar izliyor. Boyun Fıtıklarında Ne Zaman Ameliyat’ Denir? Ameliyat Sonrası Tekrar Riski Ne Kadar? Bu konuda tam bir fikir birliği yok. Fizik tedavi uzmanı olarak bizler operasyonu son çare olarak düşünüyoruz. Bununla beraber büyük fıtıklarda omurilik bası bulguları oluşabilir. Böyle bir durumda hastalar bir an önce ameliyat edilmeli. Benzer şekilde fıtığın boyundan kola giden sinirlere bastırması durumunda kol kaslarında kısmi felç durumu oluşabilir. Kas gücü kaybının giderek kötüleştiği belirlenirse yine cerrahi öneriyoruz. Sıkı takip edilebilen hastalarda kas gücü kaybının iyiye gitmesi durumunda ise fizik tedavi öneriyoruz. Bu hastalar fizik tedavi yöntemleriyle, başarıyla tedavi edilebiliyor. Bazı hastaların ağrıları ise tüm ilaç ve fizik tedavi yöntemleriyle geçmeyebilir. Böyle bir durumda ameliyat öneriyoruz. Boyun Fıtığı Dışında Kalan Ağrılar Neden Oluşur? Boyun fıtığı dışında en sık karşılaştığımız myofasial ağrılar, boynun uygunsuz pozisyonda aşırı kullanılmasına bağlı olarak kas gerilmelerinden kaynaklanır. Tipik olarak bilgisayar kullanımı, başın uzun süre öne eğilerek yapılan ofis çalışmaları, uzun süreli telefon konuşmaları en sık karşılaştığımız myofasial ağrı sebepleri. Ayrıca aşırı stres, gerilim ve depresyonda bu tip kas gerilmesi ağrılarının ortaya çıkmasını kolaylaştırıp tedavisini güçleştiriyor. Ağır Taşıma, Meslek Duruş Bozukluklarının Ağrılarda Rolü Nedir? Boyun fıtıklarında bel fıtıklarından farklı olarak ağır taşımanın ve mesleğin etkisi belirgin değil. Alışkanlıklara bağlı duruş bozuklukları ve özellikle uygun olmayan yatak ve yastıklarda yatış en sık karşılaştığımız sebepler arasında. Fıtık dışında kalan ağrılar ise bilgisayarla uzun süreli çalışan ve ofis ortamlarında çalışanlarda sık görülmektedir. Boyun Ağrılarına Çekenlere Öneriler Boyun ağrısından korunmak için ofis çalışanları ergonomiye dikkat etmeli. Özellikle monitor göz hizasının hafif altında olmalıdır. Uzun süre baş eğik pozisyonda çalışılmamalı. Eğer bu tip aktiviteden kaçınmak mümkün değilse saatte bir ara verilip, boyun kaslarına düzenli germe egzersizleri yapılmalı. Özelikle yaygın bir alışkanlık olarak karşılaştığımız televizyon karşısında, kanepe ve koltukta uygunsuz baş pozisyonu ile televizyon seyretmek ve uyumaktan kaçınılmalı. Geceleri yastıksız ya da çok yüksek yastıkta yatılmamalı. Mümkünse ortopedik yastık kullanılmalı. Özellikle bayanlar ıslak saçla yatmamalı. Boyun ağrısı çeken hastalar oyalanmadan öncelikle bir fizik tedavi rehabilitasyon uzmanına başvurmalı ve onun tavsiyeleri doğrultusunda hareket etmeliler. BOYUN FITIĞI NEDİR? Boyunda 7 adet omur cismi bulunur. Yapıları itibariyle bel omurlarından tek farkları, daha küçük olmalarıdır. Her omurga arasında yastıkçık dediğimiz kıkırdaklar mevcuttur. Bu kıkırdak yapının yırtılarak , omurga içinde seyreden omurilik veya kola dağılan sinirlere baskı yapması donucu oluşan hastalığa boyun fıtığı denir. Hastada şiddetli bir boyun ağrısıyla birlikte kola yayılan ağrı, uyuşma mevcuttur. Zamanla yırtılan kıkırdak sinirlere baskı yaparsa kolda kuvvetsizlik, eğer omuriliğin kendisinede bası yaparsa tüm vücutta hareket kusurları ortaya çıkabilir. Hastalığın çok ileri dönemlerinde yatağa bağımlı hale gelen hastalara rastlanır. BOYUN OMURLARININ YAPISI Kafa tabanından itibaren 7 adet omur cisminden oluşur. Her omur cisminin ortasında , beynin devamı olan omurilik bulunur. Vücudun çeşitli yerlerinden beyine dönen duyular veya beyinden vücuda dağılan emirler omurilik içinde seyreder. Boyun bölgesinde her omur cismi hizasından çıkan sinirlerde kola ve sırta yayılarak, bu bölgelerin duyu ve hareketini sağlar. Omurgalar arası yastıkçık dediğimiz disk dokusunun dış kısmı anulus fibrosus ve iç kısmı nucleus pulposus bulunur. Jelatin kıvamındaki iç kısmın , daha kuvvetli bir bağ dokusundan oluşan dış kısmı yırtarak omurilik ve sinirlere bası yapması sonucu boyun fıtığı ortaya çıkar. Burada dikkat edilmesi gereken ve bel fıtığından başlıca fark, sadece sinirlere değil omuriliğin kendisinede baskı olması sonucu vücudun tamamında kısmi veya tam kuvvetsizlik oluşmasıdır. Omurilik ilk bel omuru hizasında sonlandığından ve alt bel omurları içinde sadece ayağa giden sinirler bulunduğundan , bel fıtığında belirli sinirin dağıldığı alanda felçler görülür. BOYUN FITIĞINDA RİSK FAKTÖRLERİ - Boyun omurları arasındaki kıkırdağın dejenerasyon yıpranması - Ani ve güçlü boyun hareketleri. Ağır kaldırmak, ani ters dönüşler. - Baş öne eğik olarak uzun süreli çalışma Masa başı işleri. - Özellikle emniyet kemeri takmadan araba kullananlarda ani fren yapılması veya trafik kazası. - Geçirilmiş boyun travması, spor yaralanmaları. - Osteoporoz. BOYUN FITIĞININ TANISINDA KULLANILAN YÖNTEMLER Klinik muayene , Servikal MR, Servikal BT, EMG. Klinik muayene ve Servikal MR mutlaka yapılmalıdır. EMG sinir tuzaklanmalarını ayırmada gerekirse kullanılır. BOYUN FITIĞININ EVRELEMESİ Bel fıtığı tanısı alan hasta aşağıdaki klinik durumdan herhangi birinde olabilir. 1- Şiddetli boyun ağrısı ve veya kola vuran ağrı. 2- Orta düzeyde sık tekrarlayan ağrılar. 3- Ağrıyla birlikte kolda kuvvetsizlik veya uyuşma gibi sinir hasarı bulguları. 4- Ağrıyla birlikte kollar ve ayaklarda kuvvetsizlik ve uyuşma. 5- Kollar ve ayaklarda giderek artan güç kaybı ve uyuşma, ağrı ön planda olmayabilir Tekrarlayan boyun fıtığı ataklarını takiben omurilik kanalında kireçlenmeye bağlı daralma. BOYUN FITIĞI VE PİLATES Boyun fıtığı evreleri vardır, yapılan tetkiklerle hani evrede olduğunun sonucuna varılarak doktor kontrolünde yatak istirahati , ilaç kullanımı yada fizik tedavi ve egzersizler verilmektedir. Bel fıtığı sonucu oluşan adele spazmı ve ödemi çözmek için egzersizler mutlaka düzenli ve kontrollü bir şekilde yapılmalı ve bu rahatsızlığı yaşayan hastalarda boyun kaslarını güçlü tutabilmek adına pilates de amaçlanan karın ve sırt kaslarının gücünü arttırarak, omurganın kemik sitemine düşen gücün dengeli dağılımını karın ve sırt kaslarıyla beraber boynun zorlanması azalarak boyun kaslarında güçlenme gerçekleşmektedir. Pilates egzersiz programları kişilerin bulunduğu durum itibariyle öncelikle basit hareketlerle alıştırılarak ve gün geçtikçe süresi arttırılmakla olumlu sonuçlar vermektedir. Ameliyat sonrasıda aynı egzersiz programları da kullanılmaktadır. CERRAHİ TEDAVİ Yırtılan yastıkçığın , sinirlere ve omuriliğe olan basısını ortadan kaldırmayı amaçlar. 3-4-5 . evrelerdeki hastalarda cerrahi uygulanmalıdır. Bu gün için bilinen cerrahi teknikler Ameliyata pozitif katkıda bulunan etkenler - Hastanın şikayetleri, muayenesi ve çekilen MR arasında uyumluluk - Bası gelişen sinir dokusunda hasar tam yerleşmeden ameliyat edilmesi - Hastanın normal kilolu olması. - Hastanın diabetik ve hipertansiyonu bulunmaması - Hastanın ağrı eşiğinin normal olması - Hastanın tedavi prensiplerini iyi anlayarak, hekimine güvenmesi. - Hastanın ameliyat sonrası rehabilitasyon programını anlayabilecek düzeyde psikolojik yönden stabil olması. - Cerrahın tecrübesi ve hastaya uygun ameliyat yöntemini seçebilmesi Burada boyun fıtığı olan kişilerin bilmesi gereken en önemli konu eğer boyun fıtığı ileri düzeydeyse 4 - 5 seviyelerinde vücudunuza yüklenmemeli ağır egzersizlerden kaçınmalısınız ve mutlaka kendinize dikkat etmelisiniz boyun fıtığınız 1-2-3 seviyesinde ise egzersizlerle yardımcı kaslarınızı güçlendirmelisiniz yaptığınız her hareket önemli olduğu için yanlış egzersizler egzersizleri ile kuvvetlenecek olan kaslar, güçlenen omurga ve daha esnek bir beden ile yaşamınıza sağlanan huzur rahat dinç ve sağlıklı olmayı kazandırmaktayız. Pilates Akademi Beylikdüzü olarak sizler için bel ve boyun fıtıksız bir yaşam diliyoruz. Güçlü bir kas daha zor sakatlanır ve daha zor hastalanır. Spor insanın kendisi için yaptığı en iyi ile size daha mutlu daha sağlıklı bir beden hissettirmek ve sunabilmek adına sizleri stüdyomuzda görmeyi hedefliyoruz. BOYUN ANATOMİSİ Boynun fonksiyonel yapısı; Boyun, omurganın en hareketli bölümüdür. Üzerinde kg ağırlığındaki başı taşıyan boyun; 7 omur, arkada faset eklemleri, omurlar arasında önde disk denen yastıkçılar ve arkada deliklerden çıkan spinal sinirlerden oluşur. Omurilikten çıkan 8 sinir, hareket ve duyu ile ilgili iletileri ağrı dahil baş ile omuz, göğüs kafesi ve kollar arasında getirip götürür. Omurilik 2 cm kalınlığında beyinden aldığı emirleri tüm vücuda ileten son derece önemli bir yapıdır. Kalp ile baş arasında kan taşıyan 4 ana atardamar boyundan geçer. Servikal omurgayı boyun oluşturan boyun vertebraları yukarıdan aşağıya doğru C1-C7 olarak numaralandırılır. Bütün vertebralarda enseden hissedilebilen çıkıntılar vardır; vertebraları birleştiren kas ve bağlar buraya yapışırlar. Nazik bir yapıya sahip olan omurilik, vertebraların merkezinden geçer ve onlar tarafından korunur. Servikal sinirler çam ağacının dalları gibidir ve foramina denilen vertebraların arasındaki küçük deliklerden çıkarlar. Vertebraların arasında onlara yapışık olan "disk" denilen kıkırdak yapılar vardır, bunlar şok etkileri emerek omurlara ulaşmalarını engelleyen yastıkçıklar olarak işlev görürler. Diskler aslında omurların birbirine sürtünmesini engelleyen jöle kıvamında yastıkçıklardır. Disklerin görevi üzerine düşen yük miktarını dengeli olarak alt seviyelere iletmektir. Boyun omurları, diskler ve güçlü bağlar ile birbirine tutunurlar. Bu sistem kaslar ile esneklik kazanır ve kuvvetlenir. Tıpkı bel omurlarının arasındaki diskler gibi, boyun omurlarının arasında yer alan disklerin de sert ve fibröz kapsül ile çevrelenen jelatinöz bir merkezi vardır. Yine bel omurlarında olduğu gibi boyun omurları da arka bölgelerindeki sağlı sollu faset eklemlerle birbirine bağlanır. Sağlıklı boyun dengeli boyundur. Bu dengeyi sağlamak için boyun omurgası doğal bir eğime sahiptir. Bu eğimin korunması rahat ve ağrısız boyun için çok önemlidir. Bu eğim bozulursa boyun omurgasında dejenerasyon ve bozulma başlar. Buda boyun ve kol ağrısını arttırır. BOYUN AĞRISI Boynumuz; boyun omurlarıVertebralar, bunların aralarındaki kıkırdaklar, Vertebralar arasındaki eklem ve bağlar ve boyun adaleleri ile bir bütün olarak çalışır. Bu sayede boyun omurları çok yönlü hareket imkanına sahiptir ve değişik seviyelerde, değişik hareketleri daha kolay ve daha fazla yapma özelliği taşır. Boyun ağrıları, bel ağrılarından sonra ikinci sırada yer alır. Bel ağrılarının bir insan yaşamında yüzde 80 oranında görülme sıklığı var. Boyun ağrıları, bunun dörtte biri, beşte biri civarındadır. Boyun ağrıları bel ağrıları kadar sık olmamakla birlikte her yaş grubunda önemli bir sorundur. Her üç insandan birinin yaşamında en az bir kere boyun ağrısı geçirdiği kabul edilmektedir. Çalışan insanlarda görülme sıklığı daha fazladır. Boyun ağrısı sadece boyuna lokalize olabileceği gibi kol ağrısıyla birlikte olabilir. Boyun ve kol ağrısı olanların yaklaşık % 70'i bir ay içinde iyileşir. Bel ağrısına göre boyun ağrısının sıklığı daha az ve çok az sakatlık bırakıcıdır. Boyun ağrıları bel ağrıları kadar sık görülmemekle birlikte, her yaş grubunda karşılaşılabilen, yaşam kalitesini düşürüp iş gücü kaybına neden olabilen önemli bir sorundur. Boyun ağrısı, kola yayılan ağrı, baş ağrısı, boyunda tutukluk, kolda güçsüzlük - hissizlik - yanma - batma, ellerde zayıflık - beceri azalması - uyuşma - karıncalanma, kulak çınlaması, baş dönmesi ve bulanık görme gibi yakınmalara neden olabilir. Boyun fıtığı, boyun omurlarının arasındaki kıkırdağın, omurilik kanalına doğru yer değiştirmesi, çıkması sonucu, kola gelen sinirlere ve omuriliğe baskı yapması ile oluşan hastalığa denir. BOYUN FITIĞININ NEDENLERİ - Trafik kazaları, travmalar, şoförlük, boynu çok etkileyen bir meslek. Frenler, manevralar ve çarpmalar, trafik kazaları, - Günlük hayatın gerilimleri, - Boyunun yanlış hareketleri ve yanlış pozisyonları, - Emosyonel gerginlik, boyun kaslarında zayıflık, - Yaşlanmaya bağlı kemik yapısındaki dejeneratif değişiklikler - Boyun kireçlenmesi - Sık görülen bazı iltihaplı romatizmal ağrılar Ankilozan Spondilit, Romatoid artrit - Fibromiyalji - Yanlış duruş, psikolojik stres, soğuğa maruz kalmak, yorgunluk - Uzun süreli bilgisayar - daktilo kullananlar, sürekli tek noktaya odaklaştıkları için boyun kaslarının yeterince hareket etmemesi sonucu ağrı çekerler. - Ev işleri, dikiş nakış, temizlik, perde asma, silme gibi bunlar son derece boyun ağrılarını arttıran yüzden kadınlarda boyun ağrılarının görülme sıklığı fazladır. - Özellikle stres boyun kaslarında kasılmaya neden olur ve boyun ağrısı ve gerilim baş ağrısı ortaya çıkar. Bu şekilde ortaya çıkan ağrılarda kas gevşeticilerin yanı sıra bölgeye yapılan enjeksiyonlar, gevşeme egzersizleri, fizik tedavi yapılması ve antidepresan ilaç verilmesi yoluna gidilir. Gerilim, stres Boyun ağrısını artıran ve kronikleştiren en önemli sebeplerdir. Ekonomik, sosyal ve psikolojik sorunlarımız boyun ağrısını artırır. Boyunda sürekli gerginlik ve ağrılı noktalar tespit edilebilir. Gülmek, düzenli çalışmak, sosyal uğraşılar ve hayata bağlılık boyun ağrısına karşı en önemli silahtır. En üst boyun omurumuz, C1, C2 dediğimiz omur arasından başa giden sinirler çıkmaktadır. Eğer sıkışmışsa, şiddetli baş ağrısı yapabilir. Bir de boyun kasları, aynı zamanda başa yapışan kaslardırda. Bunların da aşırı kullanımı, gergin duruş, çalışma koşullarının ağırlığı, stresin birikmesi, şiddetli boyun ağrıları yapabilir. Çünkü, stresin esas birikimi omuz ve boyundadır. Dolayısıyla baş ağrıları kassal olarak boyundan kaynaklanabilir. C1 sinirinin sıkışmasına bağlı, boynun arkasından başlayıp, kulağa, göze vuran bir ağrı gelişebilir. Disk fıtıklaşmasının 4 kademesi şöyle sıralanabilir -Bulging Balonlaşma Disk zayıflamıştır. Ancak fıtıklaşma yoktur. -Protrüzyon Çıkıntı Diskin şekli ve pozisyonu bir miktar değişmiş ve omurga kanalına doğru çıkıntı oluşmuştur. -Herni Fıtık Jöle kıvamındaki nükleus, yırtılan anulustan çıkarak fıtıklaşmıştır. -Sekestre Herni Akmış fıtık Anulustan dışarı çıkan nükleus omurga kanalı içine akmıştır. Diskte Dejenerasyon, Kireçlenme -Yaşın ilerlemesi, omurganın kötü kullanılması sonucu kemik yapıda, bağlarda ve disklerde yıpranma başlar. Jöle kıvamındaki disk keçeleşir, kuvvet emme özelliği ve esnekliğini kaybederek çöker. Kemiğin kalsiyum içeriği azalır. Vücut doğal tepkisi olarak bu yıpranmış dokuları kireçlendirir. Oluşan yeni kemikçikler, taşlaşmış bağlar ve daralmış disk mesafeleri sinirlere bası yaparak boyun, kol ve genel vücut ağrısına sebep olabilmektedir. Omurilik basısı yaparak el ve ayaklarda uyuşma, kuvvetsizlik oluşabilmektedir. Mutlaka tedavi edilmelidir. -Diğer bir değişle, servikal omurgayı meydana getiren yapıların kemik, bağ, kas yozlaşması sonucu ortaya çıkan ve buna bağlı sinir ve damarsal bozuklukları da içeren klinik bir tablodur. Nedenlerinin yaşlanma, mikro travmalar, makro travmalar, duruş bozuklukları ve genetik faktörler olduğu düşünülmektedir. Boyun kireçlenmesine bağlı ağrının tedavisinde kullanılan yöntemler - İstirahat - Şiddetli ağrı varsa boyun korsesi - İlaç tedavisi - Fizik tedavi - Egzersiz - Enjeksiyon yöntemleri - Eğitim Kötü duruş ve boyunu kötü kullanma Günlük hayatta boyun sağlığına uygun olmayan her yanlış hareket ve duruş; omur, disk, eklem ve bağ dokusunda yıpranmaya sebep olur. Boyunda doğal eğimin kaybolması boyunu kötü kullanmanın en önemli bulgusudur. Boyun incinmesi Boyunun imkan verdiği normal hareketinden daha fazla bir zorlama sonucunda disk, kemik, bağlar ve eklemlerde incinmeler olabilir. Genelde araç içi trafik kazası sonrası boyundaki aşırı hareket ve zorlamadan dolayı giderek artan boyun ve kol ağrısı izlenebilir. Buna Kamçı Sendromu Whiplash denir. Geç dönemde bu tip olgularda boyun omurlarının; aşırı hareketliliğine bağlı ağrı ve instabilite görülebilir. Boyun Tutulması, Kas spazmı Genellikle boyunu destekleyen kasların aşırı gerilmesi ile oluşur. Ağır bir şey kaldırmak, aşırı spor, iş aktivitesi, yanlış masa başı çalışması kas spazmına neden olabilir. Ayrıca yanlış pozisyonda uyuya kalma, yüksek yastık ve kötü seyahat şartları da boyun tutulması yapabilmektedir. Çoğu zaman basit tedaviler ile spazm ve tutulma çözülmektedir. "Miyofasial ağrı, Fibromiyalji , Fibrosit ve Miyozit" diye de adlandırılan uzun süreli kas ağrısında, kas içersinde ağrıyı tetikleyen noktalar ve elle de hissedilebilen düğmecikler mevcuttur. Boyunda uzun süreli kalıcı eğriliğe tortikollis diyoruz. Klippel-Feil, Turner Sendromu gibi doğuştan sebeplerin iyi araştırılması gereklidir. Romatizmal Hastalıklar Vücudun bağışıklık sisteminin kendi hücrelerine savaş açması sonucu oluşur. Omurgadaki normal kemik ve kıkırdak dokuları hasara uğrar. Romatoid artrit, anklozan spondilit gibi hastalıklar boyun hareketlerinde kalıcı kısıtlılık yapabilir. Sabahları görülen yarım saatten fazla süren eklem sertliği ve hareket zorluğu romatizmal hastalıklar için tipiktir Kol ve el sinirlerinin tuzaklanması sıkışması Boyunda omurilikten çıkan sinirler ele doğru giderken yol üzerinde bağ dokusu tarafından tuzaklanır. Buradaki sıkışma sonucu el ve kollarda kuvvetsizlik, uyuşma ve ağrı oluşur. Özellikle elin ilk 3 parmağında geceleri görülen uyuşma "karpal tünel sendromu" için tipiktir. Bu tip ağrı ve uyuşma olan hastalarda mutlak EMG testi ile ayrıcı tanıya gidilmelidir. Konservatif tedavi ile sonuç alınamayan hastalarda cerrahi olarak basının kaldırılması gereklidir. BOYUN FITIĞININ BELİRTİLERİ - Ensede ağrı, kas spazmı, boyun hareketlerinde kısıtlılık - Enseden kol veya kollara bazen art kafaya, göğse ve sırta yayılabilen ağrı - Kollar ve/veya ellerde uyuşma hissi - Baş dönmesi, kulak çınlaması, gözlerde sinek uçuşması, bulantı, konsantrasyon bozukluğu gibi semptomlar - Kol ve/veya ellerde kas gücü azalması elinden sık sık bir şeyleri düşürme, kavrama güçlüğü - Ağrı özellikle gece uykuda aşırı derecede artar - Omuz ve kollarda ağrı, uyuşma ve iğne batar gibi olması - Bacak ve kollarda uyuşma veya güçsüzlük - Mesane kontrolü sorunları - Bacaklarda dengesizlik veya sertlik - Boyun omur hastalığı cervical osteoarthritis, boyundaki omurların üstüne kemik çıkıntılarının oluşmasıdır. Bu yavaşça gelişir ve boyun giderek sertleşir. Kemikler giderek periferik sinir sistemine baskı yaparak omuz ve kollarda ağrılara ve diğer duygulanımlara yol açar. Bu çıkıntılar eğer omuriliğe de baskı yapmaya başlarsa, bacak kasları ile mesane ve bağırsak kasları da etkilenebilir. Boyun zedelenmesi yıllar sonra servikal omur hastalığına dönüşebilir. Ancak genellikle bu hastalık yaşlanmayla ilgilidir. Boyun omurlarının diskleri zamanla yıpranıp incelince dışarı fırlarlar. BOYUN FITIĞINDAN KORUNMA - DURUŞ BOZUKLUĞUNUN ETKİSİ Boyun hiçbir bükülme göstermeksizin, herhangi bir aktivite sırasında ve dönme halinde olmaksızın serbest biçimde ve dikey doğrultuda bakması lazım. Vücudumuzla bakmamız ve okuyacağımız, yazacağımız şeyleri başımızı eğerek, cismi kendimize kaldırarak dikey vaziyette ona doğrultmamız doğru olur. Bütün sistemi buna doğru düzenlemek lazım. Boynu büken, eğen, kaldıran sistemlerden ziyade boynun dik, düzgün kullanma, sistemli şekilde masayı, çalışma koşullarını düzenlenmek lazımdır. BOYUN FITIĞININ TEŞHİSİ Kesin teşhis için MR çektirilir. MR'ın olmadığı yerlerde tomografide iş MR varsa tercih edilmelidir. MRI Günümüzde en duyarlı ve en güvenli görüntüleme tekniğidir. Yumuşak dokuyu da göstermesiyle kesin teşhis koydurur. Radyasyona maruz kalma söz konusu değildir. BOYUN FITIĞININ TEDAVİSİ Bu gün dünyada bel ve boyun fıtığı tedavisinde birden fazla tedavi yöntemi mevcuttur. Buda hastalar ve hatta hekimler arasında bile zaman zaman problemlere yol açmaktadır. KLİNİKLERDE UYGULANAN TEDAVİ PROGRAMI Hastaların tedavisi kaplıcada yapılabilir. Bunun nedeni, kaplıca suyunun normal şifa özelliğinin yanı sıra adale gevşetici özelliğini de kullanmaktır. Hastalar 10 günlük tedavi programına alınır. 1-Medikal tedavi Hastalara yapılan muayeneleri sonucu uygun görülen adale gevşeticiler, antiromatizmal ilaçlar, antiromatizmal kremler verilir. Ağrısı çok olan hastaların tedavisine ağrı kesicilerde ilave edilir. 2-Kaplıca tedavisi Sabah ve akşam 15-20 dakikalık kaplıca tedavisi uygulanır. Sıcak suda boyun suyun içinde kalacak şekilde belirlenen süre kadar kalınır. 10 gün içinde toplam 21 banyo alınması tercih edilir. Banyodan sonra yarım saat kadar istirahat yapılır. 3-Masaj Kaplıca tedavisinin hemen ardından profesyonel masörler tarafından boyun masajı yapılır. Bunun amacı; kasılan boyun adalelerinin gevşetilmesi ve yüzeyel kan damarlarının genişletilmesidir. 4-Egzersiz Amaca yönelik uygulanması gereken kontrollü yapılan ,bedenin genel bir bütün olarak güçlenmesi ve boyun omurlarının arasını açarak gergin olan kasları esnetmek adına size gösterilen Pilates egzersizleri ile kendinizi çok daha iyi hissetmenizi sağlayabilirsiniz. Bu işlem şekilde görüldüğü gibi kapıya asılabilen bir cihazla yapılabilir. Portatif olarak yapılan bu boyun çekme aparatı hasta taburcu edildikten sonra evinde de aynı tedaviyi uygulamasına olanak olarak bir ay evde boyun çekme işlemine devam edilmektedir. Bu tedavi boyunca hastalar boyunluk amacı da, boyun omurlarının aşırı hareket etmesini engelleyerek boynun istirahata alınmasıdır. SONUÇ Tedavi programında, medikal tedavi, kaplıca tedavisi, manuel tedavi, masaj, traksiyon birlikte uygulanmaktadır. Dolayısıyla bu kesin bir hücum tedavisi özelliğini taşımaktadır. Bu yüzden etkinliği de çok fazla olmaktadır. Boyun fıtıklarının % 90'lara varan büyük bir bölümünü ameliyatsız tedavi yöntemleri ile tedavi edebilmektedir. Cerrahi tedavi, yapılan bu tür tedavilere cevap vermeyen, iyileşme göstermeyen hastalara ve ilerleyen nörolojik hasarlar Adalelerde erime, kuvvet kaybı, refleks kaybı meydana gelen hastalar için uygulanır. -Bazı durumlarda tedavi, ilaç, fizik tedavi ya da iğne veya kateterle ilaç verilmesi söz konusu olur. -İlaç tedavisinin yanı sıra öncelikle istirahat, daha sonra fizik tedavi, yetmediği durumda ise son zamanlarda gelişen tekniklerle bölgeye iğne epidural steroid enjeksiyonu veya kateter epidural lizis adı verilen ince sondalarla girilerek ilaç verilmesi, bu da olmadığı taktirde cerrahi girişim gerekebilir. Hasta düzenli olarak boyun egzersizlerini yaparak ve boyun koruma prensiplerine uyarak ağrının sık tekrarlamasını önleyebilir 2-Yatak istirahatı 2-3 gün yarı yatar pozisyonda boyun eğriliğine uygun ince yastıkla istirahat konservatif tedavinin ilk aşamasıdır. Erken dönemde ilk 48 saat soğuk, sonra sıcak uygulamaları faydalıdır. İlaçlar Ağrı kesiciler aspirin, asetaminofen, Anti-inflamatuar ilaçlar Naprosyn, İndocin vs inflamasyonu önleyerek ağrıyı azaltırlar. Kas gevşetici ilaçlar kas spazmlarını rahatlatır, sinir iritasyonunu azaltırlar. Boyunluk Boyunluk genellikle akut ağrılı dönemin ilk 2 haftasında dinlendirme ve hareketi kısıtlamak için önerilmektedir. Kaza geçirenlerde araştırmalar tamamlanana kadar mutlaka boyunluk takılmalıdır. Üç haftadan sonra uzun süreli boyunluk takılması önerilmemektedir. Boyun kaslarında erime ve kuvvetsizlik gelişmektedir. Geç dönemde mutlak boyun egzersizlerine önem verilmelidir. Geçirilen boyun ameliyatlarından sonra da doktor önerisiyle uzun süreli boyunluk takmak gerekebilmektedir. Fizik tedavi Boyun ağrısı olanlarda özellikle kronikleşen ağrılarda fizik tedavi son derece faydalıdır. Masaj, hidroterapisu tedavisi, ültrason, elektrikli sinir dalgalarıTENS diğer tedavi yöntemleri olup mutlaka uzman kişilerce uygulanmalıdır. Boyun Çektirme şiropraksi Yapılan işlemin boyundaki yük miktarını azaltıp ağrıyı geçirdiği bildirilmektedir. Ciddi boyun fıtığı, romatizma yakınmaları, tümör, enfeksiyon gibi ciddi rahatsızlığı olanların uzak durması gerekmektedir. Mutlaka doktor önerisiyle ve bizzat kontrolünde uygulanmalıdır. Düzeltmek yerine sonuçlar daha da kötü olabilir. Enjeksiyon tedavileri Ağrıya neden olan yerin bulunup, oraya ağrıyı algılamayı engelliyen ilaçların verilmesidir. Tedavi dışında tanı koymakta da yardımcıdır. Akapunktur ve biyolojik geri iletim Biyoenerji Günümüzde kısa süreli düzelme sağlamakla birlikte; boyun ağrılarının tekrarını önlediği ve düzelmeyi hızlandırdığı kanıtlanamamıştır. Güçlendirme egzersizleri, Pilates Boyun ağrısının tedavisinde ve korunmada çok önemlidir. Boyun eğriliğinin düzeltilmesinde yardımcı olur. MUAYENE - Ateş ve kilo kaybı var mı ? - Istırahat ağrısı varmı? - Ağrı geceleyin uykuyu engelleyecek şekilde artıyormu? - Kolda kuvvet kaybı varmı? - Parmaklarda uyuşma, karıncalanma,hissislik, şişlik hissi, sıcak veya soğuk hissi varmı? - Baş öne eğildiğinde boyun ağrısı, boyun hareketinde kısıtlılık ve kola yayılan ağrı varmı? - Baş arkaya , sağa ve sola çevrildiğinde ağrılımı? - Boyunda sabah tutukluğu varmı? - Baş ve boyun hareketleriyle ortaya çıkan; baş dönmesi, kulak çınlaması, bulanık görme, baş ağrısı varmı? - Boyunağrısı, tutukluk, kas spazmı, bölgesel hassasiyet, hareket kısıtlılığı varmı? DEĞERLENDİRME - Ateş ve kilo kaybı varsa, ağrı istirahatda ve geceleyin artıyorsa Dahiliye uzmanına müracaat ediniz - Kolda kuvvet kaybı, parmaklarda uyuşma, karıncalanma, hissizlik, baş öne eğildiğinde boyun ağrısı, boyun hareketinde kısıtlılık ve kola yayılan ağrı varsa Fizik Tedavi Uzmanına müracaat ediniz. - Bu iki değerlendirme dışındaki bulgulardan, verilen tedaviler uygulanabilir. AĞRILI DÖNEM TEDAVİSİ - 7 ila 10 gün ıstırahat ediniz - Boyuna buz uygulaması; 15 ila 20 dakika olmak üzere günde 3 ila 4 defa uygulayınız. - Servikal korse kullanabilirsiniz. - Ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar kullanabilirsiniz. - Boyun kaslarını kuvvetlendirici egzersizler AĞRI AZALMAYA BAŞLAYINCA 1-Boyuna ıslak sıcak havlu uygulaması; 15 ila 20 dakika olmak üzere günde 3 ila 4 defa uygulayınız 2-Boyun hareketlerini artıran ve omuz kaslarını kuvvetlendiren pilateste uygulanan egzersizler. BOYUN FITIĞI VE PİLATES Boyun egzersizleri boyun kaslarını kuvvetlendirir. Boyunun duruş pozisyonunu düzelterek boyundaki hareket kabiliyetini arttırır. Boyun ameliyatı olanlar ve uzun süreli boyunluk kullananlar mutlaka egzersiz yapmalıdır. Boyun egzersizleri omzunuzdaki, sırtınızdaki gerginlik ve sertlik hissini rahatlatır. Egzersiz ağrısız, güçlü ve sağlıklı bir boyun sağlar. Dikkat Edilmesi Gereken 10 temel kural 1. Bir tek beliniz ve boyununuz var; lütfen koruyun ve onlara sahip çıkın. 2. Sizin için ağır olan cisimleri asla kaldırmayın, itmeyin ve çekmeyin. 3. Boyununuzu, sırtınızı, belinizi dik ve dengeli tutun. 4. Uzun süreli aynı vücut pozisyonunda kalmayın. Ara verin. 5. Yatma, oturma, uyuma ve çalışma koşullarını ideal hale getirin. 6. Kilo verin. Hareketsiz kalmayın. 7. Omurga kaslarını düzenli çalıştırın. Spor yapın. 8. Hayata bağlı kalın ve ondan zevk alın. Stresinizi azaltın. 9. Sigara içmeyin. 10. Sorunları mutlaka doktorunuza danışın ve bilgi alın. Pilates ile doğru bir postür yani iyi bir duruş için omurganızı esneterek, omurgadaki doğal kıvrımların düzgün durmasına yardımcı olabilirsiniz. Kambur durarak bozulan yanlış duruş sayesinde kaslarınızda baskı yapmasını ya da kaslarınızın çekildiğini hissedebilirsimiz, böylece ağrıya yol açar. Çömelmek pelvik pilatesin de ilgilendiği bir bütünün önemli bir parçası. Bedenimizde hissetmeyi unuttuğumuz çok fazla farkındalıklarımızın hatırlanması için çömelmeyi de hatırlamalıyız. Boyun omurga duzleşmesi Boyunda en sık rastlanılan boyun omurga düzleşmesi; Boyundaki omurga veya omurgalarda oluşan eksen kayması, omurga eklemlerde oluşan asimetrik düzen, dolaysıyla, boyun kasların aşırı gerilmesi ile oluşan aks düzleşmesidir. Normalde “C” harfi şeklinde olan boyun düz bir çizgi şeklini alır. - Boyun düzleşmesinin belirtileri; Boyun düzleşince beyine giden dört damardan ikisi vertebral arterler baskı görür veya gerilir, Beyine yeterince kan gidemez, beyin baskı görür, kişide boyun ağrısı, baş ağrısı, baş dönmesi, kalp çarpıntısı, nefes darlığı, bulantı, sürekli depresyon hal, unutkanlık gibi şikâyetler ile kendini gösterir. Tedavi edilmezse daha ileri safhalarda boyun fıtığına neden olur. - Boyun düzleşmesi teşhisi; Boyun düzleşmesi teşhisi için uygulanacak en iyi yöntemler fiziksel muayene, X- ray ve MR filmi çekimidir. Nasıl önlem alınmalı? Boyun duruşunun postür düzgün olması ve boyun-sırt bölgesinin güçlendirilmesi, boyunda travmadan ve tekrarlayıcı stresten kaçınma, düzgün beslenme ve fiziksel aktivite yapma, sigarayı bırakmak, iş yerinde ergonomik düzenlemeler yapmak gereklidir. Boyun fıtığın dan korunmak için ; Çocuklar ergenlik çağından önce en az bir kere, sonra aralıklarla tüm omurga muayenesinin yapılması gerekmektedir. BOYUN AĞRISI ÇEKENLERE ÖNERİLER Çalışmanıza sık ara verin. Masada veya arabada otururken kısa aralar verip ayağa kalkın, kısa yürüme ve gerilme egzersizleri yapın. Çalışma sandalyenizi ve bilgisayarınızı ayarlayın. Otururken kalçalarınızın hizası dizlerinizden hafifçe daha yukarıda olmalı, baş ve boyun doğru pozisyonda olmalıdır. Çok sayıda veya kalın yastıkla yatmayın, televizyon izlerken kanepenin koluna başınızı dayayıp uyuyakalmayın! Telefonun ahizesini uzun süre omuz ile boynunuzun arasına sıkıştırarak konuşmayın. Germe ve güçlendirme egzersizleri yapın. Omurga sağlığı için yürüyün yüzün ve pilates yapın. Lütfen Dikkat !!!!!! Sık aralıkla devam eden boyun, omuz, kol ve sırt ağrılarımız ve beraberinde baş dönmesi, baş ağrısı, halsizlik, iştahsızlık, uykusuzluk vs gibi akut veya iltihabi bir şikayetle birlikte ortaya çıkmış ise, bu ağrılar ve gerisinde yatan rahatsızlığın sebebini bulmak ıçın, gerekli teşhis tahlil ve tetkiklerle bulmak gerekir, ilaç ve diğer korucu tedavine rağmen ciddi bir sonuç elde edilememiş, geçmek bilmeyen boyun, omuz, kol ve sırt ağrıları devam ediyorsa sık aralıkla boyun tutulması oluyorsa , mutlaka uzman hekime baş urulması tedavi yapılması gerekir. Son zamanlarda her gurup ve yaşlarda hastalığın artış olduğu veriler ile gözlemlenmekte. Boyun fıtğı artık genç nesilde de çok sık rastlanmaktadır. Oysa boyun omurgası, boyun ile vücudun bütün organlarını sevk ve idare eden “beyin” ile “vücut” arasında bir iletişim köprüsüdür. Bu bakımdan çok önemli bir görevi vardır. Bir kere vücudu idare edecek olan beyin, tüm gereksinimlerini boyun yoluyla karşılar. Beyni besleyecek kan damarları, ona sinyal ve veri ulaştıracak sinirler vs boyundan geçer. Diğer taraftan beyinden ellere kollara ayaklara ve organlara vs. verilecek tüm komutlar yine boyundan geçer. Kısaca; Fonkiyonel anlamda hayatımızı etkileyen önemli bölgedir. Boyun kas kasılmaları, boyun omurga eksen kayması, boyun fıtığı gibi durumlar vücudun iletişim sistemini zorda bırakır. Bu durum aslında gizli açık yaşanan birçok rahatsızlığın temel faktörüdür. Bu şikayetler ileri ki yıllarda bazen farklı ağrı ve rahatsızlık olarak ta ortaya çıkar. Örneğin Ense, boyun tutulması, boyun ağrısı, sebebi bilinmeyen kalp çarpıntısı, tansiyon bozukluğu, nefes darlığı, kulakta çınlama, baş dönmesi, baş ağrısı, kabızlık, hazımsızlık, şişkinlik gaz gibi şikayetler eklenir. PİLATES İLE SAĞLIK KAZANIN! Her bireyin sağlık bir hayat sürebilmesi için egzersiz yapmaya ihtiyacı vardır. Egzersizlerin düzenli bir şekilde yapıldığında kemik gelişiminden kas gelişimine, iyi bir sosyal hayattan iş hayatına olumlu yönde etki gösterdiği herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Düzenli bir egzersiz ve aktivite programının doku ve organ fonksiyonlarımız kısaca tüm vücudumuz için vazgeçilmez olduğu pek çok araştırmayla gösterilmiştir. Pilates egzersiz hareketlerinden bir kısmı olan boyun egzersizlerinin; neden yapılması gerektiğini ve nasıl yapılacağını aşağıda anlatmaya çalışalım. Boynumuz, vücudumuzu başımıza bağlayan, içinde beynimizden çıkıp tüm vücudumuza yayılan ve hayati öneme sahip sinirlerin geçtiği bunun yanı sıra başımızın hareket etmesini sağlayan çok sayıda kastan meydana gelmiş bir organımızdır. Boynumuzdaki bu kasların herhangi bir şekilde çalışmalarının kısıtlanması veya deforme olması sonucu boyunda ağrılar ve sızılar meydana gelmekte boynun hareketi engellenebilmektedir. Boyun Ağrılarına neden olan faktörler Boyun ağrıları genellikle; • Boyun kaslarının güçsüz olması, • Baş ile yük taşınması, sürekli olarak boyunu öne doğru eğik durması veya aynı pozisyonda sabit tutulması, • Bir yükün sağ elle veya sol elle taşınması ve dengesiz taşınması, • Telefonla konuşurken uzun süre telefonun baş ile boyun arasına sıkıştırılması, • Aşırı yüksek yastıkta uzun süre yatma gibi nedenlerden dolayı meydana gelmektedir. Bu ağrılar insanın hayatını zorlaştıran, günlük işlerimizi yapmamızı kısıtlayan bir duruma neden olur. Boyun ağrıları çekenlerin sağlıklı bir yaşam için düzenli olarak egzersiz mutlaka yapmaları gerekir. Kişiler, boyun ameliyatı olanlar ve uzun süreli boyunluk kullananların boyun egzersizlerine daha fazla ihtiyaçları egzersizleri uygulanması sonucu hayatlarının ne kadar değiştiklerinin farkında olacaklardır. PİLATES EGZERSİZLERİNİN FAYDALARI NEDİR Yapacağımız boyun egzersizleri boyun kaslarımızı güçlendirecek, o bölgedeki kan dolaşımını hızlandıracak, boynumuzun hareket yeteneğini geri kazandıracak, sağlıklı bir duruş oluşturacak, omzumuzdaki ve sırtımızdaki tutulmayı azaltıp rahatlatacaktır. Boyun sağlığımız için şart olan boyun egzersizlerini doğru ve etkin bir şekilde yapmamız önerilmektedir. İyi bir kan dolaşımı, sağlıklı kemikler ve eklemler, sıkı bir karın... Pilatesin vücudumuzda yarattığı olumlu değişiklikler listesi böylece uzayıp gidiyor. Pilates vücudu şekillendirirken aynı zamanda zihinlerimizi de forma sokuyor. KİMLER PİLATES YAPAR - Herkes... Pilates yapmak için kilonun, yaşın ve sağlık durumunun bir önemi yok. Pilatese başlama arzusu yeterli. Pilates, herkes için ayrı ayrı modifiye edilmiş egzersizlerden oluşuyor. Tamamen kişiye yönelik bir egzersiz şekli benimseniyor. Pilates tam olarak ne gibi değişikliklere neden oluyor? - Öncelikle kişiye vücudunu, dolayısıyla hayatını kontrol edebilme yetisi kazandırıyor. Üstelik pilatesin faydalarını görebilmek için saatlerce zaman ayırmaya gerek yok. Egzersizleri istikrarlı bir biçimde yaptığınız sürece, faydalarını görebilirsiniz. Ameliyatsız, İlaçsiz, Tedaviler ile Sizde Huzura Kavuşun. Tıklayın ve bize Ücretsiz SMS gönderin.

boyun fıtığı yüzde uyuşma yaparmı